28 Kasım 2015 Cumartesi

ÇOCUKLARINIZIN BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ GÜÇLENDİRİN

BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ KUVVETLENDİRMEK İÇİN

Hastalık ihtimali mevsimsel geçiş dönemlerinde tüm anneleri tedirgin eder. Özellikle de bahar ayları en tehlikeli dönemlerdir. Soğuyan hava ile kapalı alanlarda daha sık bulunulması, hava kirliliği, vücut direncinin düşmesi gibi daha bir çok nedenle hastalık riskleri de artıyor. En kötüsü de okulların açıldığı sonbahar döneminde tam bir mikrobik ortam oluşuyor. Ve benim gibi bir çok anne bu süreci kolay atlatabilmenin doğal formüllerini arıyor.

Çocuklarımızın bağışıklık sistemini güçlendirebilmek için ilk etapta basit tedbirler almamız gerekiyor:

*Kapalı ya da soğuk ortamlarda uzun süre kalınmamalı.(AVM'ler gibi. Bilhassa top havuzları tam bir hastalık yuvası kış aylarında uzak durulmalı) Odaları sık sık havalandırılmalı.

*Evde ya da kapalı bir ortamlarda bilhassa çocukların yanında sigara içilmemeli.

*Bol bol emzirilmeli. Anne sütü içen bebekler süt içerisindeki mikrop öldürücü maddeler nedeniyle enfeksiyondan korunur ve anne sütü ile bağışıklığı güçlenir.

*Mevsime göre giyinmelerine dikkat etmek edilmeli. Kalın giydirmek terlemeye bu da sonrasında vücudun soğumasına neden olur. Hem terletmeyecek hem de üşütmeyecek şekilde...

*Uyku zihinsel ve bedensel dinlenme için olmazsa olmaz bir faaliyettir. Yaş grubuna uygun uyku düzenini ve uygun miktarda uyumasını sağlayın. Uyku düzenine önem gösterilen bebekler hastalıklara karşı daha dirençli hale gelir. Melatonin hormonu zifiri karanlıkta ve derin uykuda vücut tarafından kendiliğinden salgılanır (gece 12 gibi maksimum düzeye ulaşıyor) ve bu hormon ile hem büyürler hem bedenleri kendi kendini onarır hem de bağışıklık sistemleri güçlenir.

*Muhakkak el yıkama alışkanlığı edinilmeli. Gün içerisinde sık sık eller yıkanmalı. Ve temizlenmeden ağız burun temasından kaçınılmalı.

*Bulunduğunuz ortamların nem dengesi ayarlanmalı. Kuru hava burun içinde bulunan ve mikropları yakalama fonksiyonlarını sağlayan tüycüklerin işlevini azaltır. Havayı nemli tutmak için kaloriferin üzerine su aparatlarından asabilir ya da ıslak havlu koyabilirsiniz.

*Bol su tüketilmesine gayret edin.

*Sebze ve meyvelere beslenmeye ağırlık verin. Sebze yemek istemeyen çocuğa çorba krep ya da köfte içinde sebze yedirmeye çalışın.

Tüm bunlardan sonra bağışıklık sistemini güçlendirmede yardımcı olmaları için bitkiler-sebzeler ve meyvelerden destek almakta da fayda var. 

*Karadut pekmezi tüm faydalı yanlarının dışında ağız ve boğaz enfeksiyonuna iyi gelir.

*C vitaminini içinde en yoğun barındıran meyvelerden tüketmekte fayda var. Mesela limon bir C vitamini deposudur. Dolabınızda sürekli bulunduracağınız limonata hem iyi bir bağışıklık sistemi destekleyici hem susuzluk giderici hem de yemek yeme sırasında yardımcı olacaktır.Limonata Nasıl Yapılır? bu yazımla tam ölçülü limonata tarifinden faydalanabilirsiniz.

*Kefir tüketmeye çalışın. Pek çok faydası dışında antitoksin üreticisidir.( zararlı toksinleri yok eden madde üretmek) Genel bağışıklığı güçlendirmenin yolu bağırsak florasından geçtiği için oldukça destekleyici bir içecektir.

*Arı poleni tüm bireyin tüketmesi gereken içinde her türlü vitamin mineral antioksidanları, aminoasit, protein barındırır ayrıca zihinsel ve bedensel gelişim içinde son derece faydalıdır. DİKKAT 2 yaş altı çocuklarda solunum felcine neden olduğu için tehlikelidir. Ayrıca polen alerjisi olanlarda kesinlikle kullanmamalıdır.

*Çörekotu savunma sistemini kuvvetlendirici ve bağışıklık sistemi düzenleyicisidir. Ayrıca iltihap önleyici, iyileştiricidir; mikrop ve mantar önlemek gibi özellikleri de vardır. DİKKAT sürekli kullanımlarda 1 tatlı kaşığından az tüketmekte fayda var ve antibiyotik kullanırken tüketmemeye özen göstermelisiniz.

*Adaçayı boğaz ağrısı, ağız içi yaralara iyi gelir. Mantar, enfeksiyon ve zararlı toksinlerin vücuttan atılmasında destekleyici bir bitkisel çaydır.

*Zencefil antioksidan barındırır (gıda yoluyla alınan vitaminler) iştah ve solunum yollarını açar

*Ihlamur ateş düşürür öksürük boğaz ağrısı grip nezleye iyi gelir. Balgamın incelmesini ve sökülmesini sağlar.


SAĞLIKLA KALIN...



BİODERMA LİP BALM

BİODERMA 



Dudakta çatlama ve kuruluk kış aylarında herkesin ortak sıkıntısı olarak görülüyor. Standart nemlendiriciler kısa bir süre sonra etkisini kaybederek dudakta yara çıkmasına yol açabiliyor. Çok kuru dudak yapısı ve çatlamış dudaklar için özel üretilen Bioderma Atoderm Lip Balm 15 ml (Baume Levres), özel içeriği sayesinde, dudaklarınızın daima nemli kalmasına yardımcı oluyor.




Mavi kızımın yaz,kış sürekli kuruyup,çatlayan dudakları için çözümü bioderma ile bulduk.Anne tavsiyesi...


24 Kasım 2015 Salı

TARÇIN EVENTS 5 YAŞINDA




TARÇIN EVENTS 


Tarçın events'in kurucusu,sevgili Fatma Samsa Yılmaz'ın davetiyle cumartesi günü harika bir etkinlikteydim.5.yaşını İstanbul’un en güzel mekanlarından olan 360 east moda’da brunch daveti ile kutladı.

360 East moda nerede?

Double Tree by Hilton Moda'nın en üst katında, süper bir manzarası var...





Tarçın Events'in 5. yıl kutlamasında blogger,basın,sanat dünyasından pek çok önemli isimler vardı. Ben de orada olduğum için çok şanslıyım,çok teşekkür ediyorum.Etkinlikte hepsi birbirinden değerli blog yazarları ile tanışma fırsatım oldu.


Radyo D'nin en şeker programcısı Sarı Şeker Sema da davetliler arasındaydı.Önceden tanıdığım ve çok sevdiğim Semacığım ile burada karşılaşmak harika oldu.

Bu güzel günde bir çok ürün ile tanıştık.
 Activia, Saçbakım, Kliksa, Cosmed,Bebak,Mustela,mamipower,Scotch brite,3M,postit,Topic Crem, Cook, Amway,Elektrolux, Shoe City Comfort, Shoe City Kids,Online İçecek, Lesoleil Şampuan markalarından tüm katılımcılara hediye ederek uğurladı.Ürünler ile ilgili detaylı bilgileri paylaşmaya devam edeceğim...


Etkinlik videosunu izlemek isteyenler...







Tarçın Event’s kimdir?

   Bilindiği üzere sosyal medya artık  günümüzde çok önemli bir hale geldi.Herkes aktif olarak kullanıyor ve birçok verilerede sosyal medya kanallarıyla ulaşıyorlar.
Bütün Aplus firmalar sosyal medya ağlarını aktif hala getirerek bu alandada liderlik sağlamıştır. Bu konuda Sosyal medyanın nabzını tutan bloggerların önemi göz ardı edilemeyecek kadar fazladır. Artık tv,gazete ve dergi için basın ne ifade ediyorsa,sosyal medya içinde Bloggerlar aynı anlama gelmektedir.

Reel kullanıcıların deneyimleri ile farklı birçok kesimden insana ulaşabiliriz.Burada sizin için varız. Firmanızı sosyal medyada aktif hale getirmek,sesinizi duyurmak ve ürünlerinizi ön plana çıkartmak istiyorsanız  ‘’doğru yerdesiniz…’’ 


Kutlama pastasını sevgili Çilem yapmış.Ben kocaman bir dilim yedim :) çok lezzetliydi. İnstagram da @simariktatlar_cilem 



Fatma Samsa Yılmaz açılış konuşmasında;
Misafirlerine iş yapılarından ve neler yaptıklarından bahsettikten sonra, insanların ilk duyduğu sesin anne kalbinin sesi ve dokunuşu olduğunu bu yüzden iyi insan olmak için iyi anneler olmanın önemli olduğunu söyledi.Bu beni gerçekten çok etkiledi.Biz de hep deriz mutlu anneler,mutlu çocuklar,mutlu bir dünya...


Nice güzel yıllara Tarçın Events,başarılarının devamını diliyorum...


Fotoğraflar Uba Foto



Etkinlik detaylarını #tarcinevents5yasinda  #tarcinevents360eastmoda etiketlerinde bulabilirsiniz.




23 Kasım 2015 Pazartesi

BEKLE BİZİ 2016 GELİYORUZ



Soran Anne ve Eniselives Daveti


18 Kasım da çok sevdiğim blogger annelerden Çiğdem Özdemir @sorananne ve 
annesinin prensi Enise @eniselives davetiyle LEGOLAND Discovery Center İstanbul'da 'bekle bizi 2016 geliyoruz' demek için toplandık.




Çok güzel,keyifli,sıcacık bir davetti.Bu güzel kareler için sevgili Mehtap'a teşekkür ediyorum. Kendisini instagramda @umudunkaresi olarak bulabilirsiniz.

TATLIMO

@tatlimo hediyelik tatlılarla tatlı sohbetimiz oldu.Tatlımo,en tatlı hediyeler.Lezzetli kekleri ve çikolata kaplı meyveleriyle bizimleydi.


HİPERFARMA 

Türkiye'de ilk ve tek HİPERFARMA TÖPFER Organik bebek sütünü tanıdık.Organik ile ilgili bilgilerimizi tazeledik.


DOĞUMDAN İTİBAREN
Bebekler için en uygun besin anne sütüdür. Anne sütünün hiç verilemediği ve yetersiz olduğu durumlarda doktorunuza danışarak doğumdan itibaren 6. ayın sonuna kadar kullanılabilen ve tamamen organik keçi sütünden elde edilen bebek sütüdür.




WELLA

Wella Professionals bakım önerilerini dinledik.Artık saçlarımız daha bakımlı...Wella yetkilileri de mucize ürünlerinden bahsettiler. Çiğdem'in saçlarındaki parlaklık herkesin dikkatini çekti.

Wella elements adını verdiği bu seriyle çeşitli işlemler sebebiyle saçlarımızın kaybettiği keratini saçımıza tekrar kazandırmayı hedefliyor.Serinin içerisinde paraben,sülfat gibi saçı temizlerken zarar veren kötü içerikler yok.Aksine nutree teknolojisiyle saç teli üzerinde bir kalkan oluşturup keratin aşınmasını engelliyor.





Bu güzel davet için çok teşekkür ediyorum.


Parti detaylarını instagramda  #beklebizi2016geliyoruz etiketiyle takip edebilirsiniz.









20 Kasım 2015 Cuma

DÜNYA ÇOCUK HAKLARI GÜNÜ

ÇOCUK HAKLARI GÜNÜ 



Türkiye’de çocuklar, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nü yaşam koşullarının ağırlaştığı bir dönemde karşılıyor. Türkiye’de çocuklar sömürülüyor, zorla evlendiriliyor, tutuklanıyor, öldürülüyor.
İnsan ve Sosyal Araştırmalar Merkezi temmuz 2014 verilerine göre, 7 milyarı aşan dünya nüfusunun 2.2 milyarını çocuklar oluşturuyor ve 210 milyon çocuk anne ile babası olmadan yaşamını sürdürmek zorunda. Aynı veriler yoksul, kimsesiz ve hatta insan ticareti açısından en savunmasız kesimin çocuklardan oluştuğunu gösteriyor.
ÇOCUK HAKLARI GÜNÜ
20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü, eşitsizlik ve savaşların en ağır yükünü taşıyan çocuklara bir gün armağan etme fikri üzerinden 1925 yılında Cenevre’de yapılan Çocukların Refahı için Dünya Konferansı’nda ilan edildi.
Neden Dünya Çocuk Hakları Günü kutlanıyor?
Çocuk Hakları Sözleşmesi , 18 yaş altındaki bireylerin yetişkinlerden daha farklı ve özel ihtiyaçlara sahip olmasından yola çıkılarak, çocuklar için ayrıca hazırlanan bir sözleşmedir. Sözleşme en fazla sayıda (193) ülke tarafından onaylanan insan hakları belgesi olma özelliğine sahiptir. 54 maddeden oluşan sözleşmede çocukların mutlu, sağlıklı ve güvenli olabilmeleri için hangi haklara sahip oldukları yer almaktadır.

HİPP ÜRÜNLERİ MİNOPOLİS'TE

MİNOPOLİS HİPP BESLENME İSTASYONU

İstanbul Marmara Forum AVM'de açılan ve Avrupa'nın ilk çocuk eğitim ve eğlence şehri olan Minopolis'de artık Hipp beslenme istasyonuda var.Mira kızımla beraber bizde oradaydık.Mehmet Ustaoğlu'nun açılış konuşması ve Hipp sunumuyla devam eden toplantı sonrası Hipp Beslenme İstasyonu Minopolis'te açıldı.  




Mayıs ayının ilk haftası kapılarını açan Minopolis Çocuklar Şehri'ne çocuklar ve aileler yoğun ilgi gösterdi. İstanbul Marmara Forum'daki Garden Office 1. katta açılan, tamamen onlara özel tasarlanmış Minopolis Çocuk Şehri'nde çocuklar çeşitli  meslekleri üstlenmek, büyüklerin gerçek dünyasına ilk adımı atmak  konusunda büyük bir heyecan yaşadı. Binaları, şehir merkezi, sokakları, taşıtları ve işyerleriyle gerçek bir şehir görünümünde olan Minopolis çeşitli meslekleri öğrenmeye yönelik istasyonlarla çocukların beğenisini kazandı. Sadece çocuklar değil, aileler de çocukların farklı istasyonlardaki deneyimlerini ilgiyle izledi. 



HANGİ İSTASYONLAR VAR?

Minopolis'te farklı meslekleri öğretmeye yönelik birçok istasyon bulunuyor. Kariyer Merkezi, Fırın, Tren İstasyonu,Banka, İnşaat Firması, Hastane, Dişçi, Eczane, Elektronik Perakende Mağazası,
GSM-Cep Telefonu Mağazası, Sürücü Okulu, İtfaiye, Sanat  Akademisi, Süpermarket, Pizza İstasyonu, Polis Merkezi, Kimya Laboratuvarı, Styling Studio, Moda Perakende Mağazası, TV Stüdyosu-Tiyatro, Temizlik Firması, Gazete, Postane-Kargo Firması, Çikolata 
Fabrikası, Şişeleme Firması, Burger İstasyonu, Süt Üretim Merkezi, Üniversite, Atık Yönetimi / Geri Dönüşüm Merkezi, Otel, Restoran, 2-4 Yaş Çocuk Oyun Alanı bunlardan öne çıkanları. 

GÜVENLİĞE AİLELERDEN TAM NOT

Minopolis'in çocuklar için aldığı güvenlik tedbirleri de ailelerden tam not aldı. Minopolis İstanbul'da ileri teknolojiye dayalı bir takip sistemi var. Giriş yapan her çocuğa ve ona eşlik eden yetişkine birer RFID (radyo frekansı ile tanımlama) bileklik mveriliyor. Bu bilekliklerle ikisinin de takip edilmesi sağlanıyor. Minopolis'e bir yetişkin eşliğinde giren çocuk Minopolis'den ancak yine aynı yetişkin eşliğinde çıkabiliyor. Minopolis İstanbul'un tasarımı da çocuklar için tamamen güvenli. Keskin kenarlar, parmakların üzerine kapanan kapılar gibi çocuklara zarar  verebilecek yapılar yok.



PIRDİNO Sürpriz Yumurta


PIRDİNO ÇİZGİ FİLM

Mavi kızımla beraber,bu hafta Kanyon-Cinemaximum da Pırdino'nun basın gösterimine gittik.Mavi için cok keyifli geçti; çünkü sevdiği karakterler ile tanışmak çok heyecanlı oldu.




Pırdino özet:

Kahramanlarımızın dinozor müzesine yaptıkları gezi onlar için yeni bir maceranın başlangıcı olur. Pırdino'nun aile özlemi, gördüğü dinozor maketleri yüzünden iyice büyür.  Pırdino'yu ailesine kavuşturmak için çare arayan Tarık, Porsuk ve Sansar çareyi zaman makinesi yapmakta bulurlar. Yolları böylece dahi fizikçi Sündüz Yekovan'la kesişir. Fakat Pırdino'nun eve dönmesini istemeyen biri vardır; Dinozor Müzesi'nin sahibi Sadi Torturo... Bakalım, kahramanlarımız zaman makinesini yapıp Pırdino'yu ailesine kavuşturabilecekler mi?

Sevilen televizyon programının beyazperde macerasında Efe Kılıç, Bengi Bilir, Seda Kement ve Burak Sezer ve tabii ki Pırdino başrollerde...

19 Kasım 2015 Perşembe

Mutlu Yıllar 2 prenses babası


İKİ PRENSES BABASI

Hep anneler ve kızları değiliz tabiki ama sosyal medyada az gözüken iki prenses babası da var.Yakında babaların tarafından da 'nasıl çocuklu hayat' yazılarım olacak.Eşimin günlüğünü ele geçireceğim :) 40 yaşın anısına blogda yer alsın babalarda dimi:) iyiki doğdun askım...









PSİBAND BULANTI BİLEKLİĞİ

Hamilelik Bulantıları



İki hamileliğimde inanılmaz bulantılı geçti.4ay kokulardan tiksinme,kusma hepsi vardı.Hep bir çare aradım.Serumlar,ilaçlar hepsi anlık geçiriyordu.Bu bilekliği duyunca kosa kosa gidip aldım eczaneden.Ben 3.ayımda kesfettim bu bilekliği.4.ayın sonunda da tamamen kesildi bulantılar.Ne kadar tuaf bu hormanlar biranda yok oluyor :) Bir çare arayanlara tavsiyem olsun istedim...


 



Psiband nasıl kullanılır video:


Sadece hamilelik için değil bu bileklikler,genel olarak bulantı bilekliği.Detaylı bilgiler asagıda.

Modern tıp artık kimyasallarla değil bitkisel ve doğal yöntemlerle hastalıklara çare bulmaya, insan yaşantısını kolaylaştırmaya çalışıyor. 
Türkiye’de yılda 10 milyon kutu bulantı giderici (antiemetik) ilaç satılıyor. Her türlü kimyasal ilacın yan etkisini unutmamak gerekiyor. Bulantı giderici ilaçların en büyük yan etkisi ise dikkatsizliğe, uyuşukluğa yol açmaları. 

Mide bulantısı özellikle hamilelerin birinci derecede sıkıntısı. Ancak 7’den 70’e pek çok kişinin yolculuklarda ya deniz tutmasından ya da ‘araç’ tutmasından dertli olduğu biliniyor. 


PSİ-BAND insan vücuduna uyumlu ve hiçbir harici maddenin herhangi bir yolla aktarılmadığı doğal bir bulantı giderici bilekliktir.Çinlilerin doğal yolla hastalıklara çare buldukları akupunktur yöntemiyle ile bulantı ve kusmayı gideriyor. Vücudun doğru noktalarına yapılacak olan temas ve basınçla enerji kanallarının düzgün çalışmasını sağlayan akupunktur yöntemi ile uygulanıyor. 

Elastik özelliği bulunan örgü bileklik PSİ-BAND’de vücuda basıncı uygulayan küçük bir plastik yarım küre bulunuyor. Mide bulantısı ve kusmayı Çinli’lerin yüzyıllardır her iki kol bileğindeki P6 (Perikardiyum 6 - bileğin 3 parmak altına denk gelmektedir) olarak adlandırılan noktalara basınç uygulayarak önledikleri biliniyor. PSİ-BAND üzerindeki yarım kürecik de işte bu noktaya gerekli basıncı uygulayarak kimyasal ilaçların yerini alıyor. 


PSİ-BAND, mide bulantısı şikayeti başladığında kola takıldığında ortalama 5 dakika içinde güçlü etkisini gösteriyor. Bileklerin, süre kısıtlaması olmaksızın ihtiyaç duyulduğu kadar takılmasında bir sakınca bulunmuyor. 
Deterjanla ılık suda yıkanabiliyor. Tekrar tekrar kullanılabiliyor. Özel saklama koşulu gerektirmiyor. 

PSİ-BAND İLE SIFIR RİSK 

Ülkemizde her yıl ortalama 1.5 milyon kadın anne oluyor. Anne adaylarının ortalama yüzde 80'i mide bulantısından şikayet ediyor. Ancak bu sıkıntılarına karşı herhangi bir ilacı kullanmaları ise sakıncalı bulunuyor. 

Pek çok kişi özellikle uzun yolculuklara çıkmadan önce ne yapacağını düşünüyor. Çünkü uzun yolculuklarda (karayolu-havayolu-tren-deniz yolu) midesi bulananlar çaresiz kalıyorlar. En fazla başvurulan yöntem ise kimyasal içerikli bulantı gidericilere başvurmak oluyor. Ancak bu tür ilaçların uyuşukluğa, dikkat kaybına yol açtığı, yan etkisinin bulunduğu biliniyor. Dolayısıyla dikkat gerektiren işlerde çalışanlar bulandı giderici ilaçlar nedeniyle verim kaybına uğramanın ötesinde hayati tehlike altına da girebiliyorlar. PSİ-BAND bu tür riskleri tamamen ortadan kaldırıyor. 


SAĞLIKLA KALIN...

13 Kasım 2015 Cuma

EBEBEK BEBEKOLOJİ KONFERANSI


Bebekoloji Konferansı

Anne bebek ürünleri markası, ebebek ev sahipliğinde Türkiye'nin en büyük anne ve bebek konferansı Bebekoloji 17 Ekim 2015'te Harbiye Hilton Convention Center İstanbul da gerceklesti.



Artık ebebek sadece bebek ürünlerini değil, aynı zamanda deneyimlerini ve uzmanlığını da paylaşıyor. Anne ilgisi, uzman bilgisi sloganı ile ilerleyen ebebek, Türkiye’nin en büyük anne ve bebek konferansını 2 panel olarak düzenledi.Hamilelik ve yenidoğan dönemi,0-4 yaş dönemi olarak 2 ayrı panel vardı.


Alanında uzman kişilerle cok bilgili bir gün gecirdim.Tesekkurler ebebek...

.

10 Kasım 2015 Salı

İSTANBUL KAHVE FESTİVALİ

İstanbul Coffee Festival



Paşabahçe sponsorluğunda,İstanbul’un simgelerinden ve dünyanın en güzel tren garlarından biri olan Haydarpaşa’da kahveye yolculuk...
Bu yıl ikincisi düzenlenen İstanbul Coffee Festival, tüm ihtişamıyla yıllara meydan okuyan Haydarpaşa Garı’nda 22-25 Ekim 2015 tarihleri arasında gerçekleşti.Gecen senede ilk kahve festivali Karaköy de Rum okulunda yapılmıstı.Ben yine ordaydım :)
Dört gün boyunca sürdü bu kafein bayramı, bu “her zaman genç” mekanda tarihi dokuyu kahve kokusu eşliğinde yaşamak, hissetmek, yepyeni tatlar tatmak ve kahveye dair bilmediklerimizi öğrenmek için kaçırılmayacak bir deneyim oldu...

Festival İçeriği :
  • Dünyanın farklı bölgelerinden gelen kahveleri tatmak, keşfetmek
  • Yerli-yabancı profesyonel baristaların hazırladığı kahveleri tatmak, showlarını izlemek
  • Butik kahve dükkanlarının lezzetlerini tatmak
  • LAB.lere katılıp sektörün duayenlerinden kahve ile ilgili bilgi almak
  • Cupping, tasting, kavurma gibi atölye çalışmalarına katılmak
  • Sektör uzman ve yönlendiricileri ile bir araya gelmek
  • Evde kaliteli kahve yapımını öğrenmek ve gerekli aletleri satın alabilmek
  • SCAE Türkiye Kahve Şampiyonası’nı izlemek
  • İmza yiyecek ve içeceklerin tadına varmak
  • Alışveriş yapmak
  • Müziğin keyfini çıkartmak
  • Özel sergiyi ziyaret etmek
  • İnteraktif ve eğlenceli festival deneyimi yaşamak
  • Muhteşem Haydarpaşa Garı’nda kahve keyfini yaşamak.


Billur Saatçi'nin yani gününkahvesi sergide en sevdiklerimden oldu.

Mekan

HAYDARPAŞA GARI :
İstanbul’un Anadolu’ya ve Orta Doğu’ya açılan ilk kapısı (garı) olan Haydarpaşa gar binası inşaatına devrin Osmanlı padişahı II. Abdülhamit (1842-1918) döneminde 30 Mayıs 1906 tarihinde tamamlanarak hizmete girmiştir. Binanın bulunduğu sahaya Selimiye Kışlası’nın yapımında büyük emeği geçen padişah III.Selim’in paşalarından Haydar Paşa’nın adı verilmiş ve bundan sonra bu yere yapılan binada bu adla anılagelmiştir.
Gar binasının plan ve projesini Otto Ritter ve Helmuth Cuno adlı iki Alman mimar, yapım işlerini Ph. Holzmann inşaat firması gerçekleştirdi. Her biri 21 m uzunluğundaki 1100 ahşap kazık üzerine oturtulan gar binasının mimarisi, Prusya yeni-rönesans üslubunda gerçekleştirildi. İki kolu farklı uzunlukta olan “U” planıyla inşa edilen binanın iç avlusu kuzeye, deniz cephesi ise güneye bakacak şekilde konumlandırıldı. Binanın temelinde Hereke’den getirtilen pembe granit, dış yüzünde ise Lefke’den getirtilen kolay işlenebilir, sert hava koşullarına dayanıklı taşlar kullanıldı. Ahşap çatısı, Alman mimarisinde sık kullanılan dik çatı seklinde tasarlandı. Çatı hizasındaki saat, Alman Demiryollarının simgesi olan kartal kanadı ile süslendi. Daha sonra bu motif, Türk demiryollarının simgesi olarak kabul edildi. Haydarpaşa Garı’nın iç süslemeleri ve vitrayları da, yine bir Alman sanatçı olan Linneman tarafından yapıldı.
Toplumsal hafızamızda Haydarpaşa Garı, İstanbul kentine, bir yandan Türkiye’nin Batısına ulaşma noktası bir yandan da Türkiye’nin Anadolu topraklarındaki başkenti ile Doğu kentlerine gidiş noktası olarak simgesel bir yere sahiptir. Haydarpaşa Garı hizmete açıldığı tarihten kapandığı tarihe kadar İstanbul’dan Anadolu’ya, Anadolu’dan İstanbul’a sayısız yolcu, cepheye taşınan askerler, silahlar, mektuplar, göçlere şahitlik yapmış bir dünya mirası bir bina olarak halen İstanbul’un boynunda nadide bir mücevher gibi durmaktadır. Görkemli bir görünüme ve orijinal bir atmosfere sahip olan Haydarpaşa Garı, filmlerde ve edebiyatta ayrılık ve kavuşma sahnelerinin, umut ve özlemlerin değişmez dekoru olmuştur.
hakkinda 1
icf-2015-galeri-v2-3
hakkinda 3
icf-2015-galeri-v2-9
icf-2015-galeri-v2-17




Kanal-D sabah haberlerinde kendimi görmek :) Seneye görüşürüz kahve severler...



5 Kasım 2015 Perşembe

DEPREME HAZIRLIK İÇİN ÖNCE COCUKLARI EĞİTİN...


DEPREME HAZIRLIK



Korkmayın!!!! Deprem olmadı!!!! Sadece hazırlıklı olalım istiyorum.

1999 depreminde,deprem sonrası memlekete (Sakarya) gittim.Cehennem bu olsa diye düşündüm... Herkes yaşadığını bilir ama bu farklıydı.. Hatırlayın...


Her yıl düzenli olarak evde deprem cantamızı yenileyip,hazırlıyoruz.Bu yazıyı yazma sebebim 'lütfen hazırlıklı olun' demek için.Özellikle cocukları bilinçlendirelim.Biz evde Mavi'yle tatbikat bile yapıyoruz.Yavas yavas anlamaya basladı.Umarım gerçeğini yaşamayız demek yerine,umarım en hafif sekilde atlatırız diyorum ve gerekli bilgileri sizlerle paylasıyorum.



Çocuklar için yapılmış deprem şarkısı ve klibi.İzletin cocuklarınıza.Çok eğlenceli.Deprem sadece bir doğa olayı...





AKUT'un 10. kuruluş yıldönümü etkinlikleri çerçevesinde düzenlediği iki günlük Afet Sempozyumu'na Türkiye'de ilgi gösteren olmadı ama yurt dışından gelen konuklar boş koltuklara rağmen deneyimlerini anlattılar, önemli uyarılarda bulundular. "Bir can kurtulsa kârdır" anlayışına sahip konuk konuşmacılardan Paris Üniversitesi Öğretim Üyesi Jeofizik Mühendisi Dr. Myriam Lubino, yaşadığı Guadeloupe Adası'nın depremlere rağmen nasıl ayakta kaldığını anlattı. Fransız Antilleri'nin bir parçası olan ve Büyük Okya-nus'ta bulunan adada "Deprem Bilinef'ni oluşturabilmek için birçok girişimde bulunduklarını özellikle çocuklara öğrettikleri deprem şarkılarının çok işe yaradığını söyledi; "Önce çocukları eğitin, büyükleri onlar eğitir" dedi.



Deprem Öncesi Neler Yapabiliriz?

* Yapılacak ilk iş deprem güvenli evlerde oturmak diğeri ise eğitimdir.
* Deprem olduğunda uygulamak üzere ailenizle bir plan yapmalısınız; bunları deprem olmadan uygularsak, deprem sırasında paniğe kapılmayız.
* Yatağınızı aynalardan, camlardan, dolaplardan uzak yerlere yerleştirin. Ağır eşyaları üst raflara koymayın. Üzerinize düşebilecek eşyaları ailenize danışarak düşmeyecek şekilde yerleştirin.
* Bir deprem çantası hazırlayın.
* Yatarken oda kapılarını açık bırakın. Gece yatarken cam kırılmasına önlem olarak perdelerinizi kapalı tutun.
* Yatağınızın yanında el feneri ve terlik bulundurun.
* Sarsıntı sırasında çıkışı engelleyecek dolap, masa gibi eşyaları kapı yanına koridorlara ve çıkış yollarına koymayın, devrilebilecek eşyaları büyüklerinizden yardım alarak devrilmeyecek duruma getirin.
* Kitap raflarını, dolapları duvara tutturun.


Deprem Çantasının İçinde Neler Olmalı?

İlk yardım çantası, el feneri ve yedek pili, pilli radyo, düdük, bir miktar para, telefon jetonu veya kartı, bir şişe su, bisküvi ve konserve gibi bozulmayacak (belli aralıklarla yenileriyle değiştirmeniz gereken) yiyecekler. İç çamaşırı, çorap, bir hırka ya da kazak. En önemlisi, eğer sürekli kullandığınız bir ilaç mutlaka çantada bulunmalıdır.


Deprem anında kendimizi nasıl koruyabiliriz?

*Her şeyden önce deprem anında sakin olmaya çalışın.
*Her yerde en önemlisi; başınızı ve boynunuzu koruyun. Eğilin, kapanın ve tutunun. (Deprem sırasında mutlaka uygulamanız gereken "Eğil-kapan-tutun" hareketi yukarıdaki resimde gösteriliyor)
*Evdeyseniz; pencere ve camlardan uzak sağlam bir masa veya mobilyanın yanına eğilin, kapanın ve tutunun. Özellikle koltuk yanı gibi sağlam eşyaların yanına eğilin ya da yan yatın, başınızı ve boynunuzu kapanarak koruyun ve tutunun. Kitaplık ve kitaplar, müzik seti ve televizyon düşebilir. Deprem sırasında yatağınızda uyuyorsanız, hemen yatağın yanına inin, eğil-kapan-tutun pozisyonuna geçin.
*Okuldaysanız; sıranızın yanına ya da sıraların arasına eğilin, kapanın ve tutunun. Başınızı ve boynunuzu ellerinizle ya da yumuşak bulduğunuz bir şeyle koruyun. Yüzünüzü pencere ve camlardan uzak tutun.
*Koridordaysanız; yakınınızda masa ve sıra yoksa, bir duvarın yanına eğilin ve kapanın.
*Kütüphanedeyseniz; kitapların üzerinize düşmeyeceği bir yere ve pencerelerden uzak bir yerde eğilin, kapanın ve tutunun.
*Açık havadaysanız; pencerelerden, binalardan, elektrik tellerinden uzak ve boş bir noktaya doğru gidin. Gidemiyorsanız, binalardan uzak bir yerde eğilin, kapanarak başınızı ve boynunuzu koruyun. Çocuk bahçesinde kaydırak, tahterevalli, salıncak gibi oyun araçlarından uzaklaşın.
*Arabadaysanız; şoföre; direk, alt-üst geçit ve köprülerden uzak bir yerde durmasını söyleyin ve arabayı terk etmeyin. Sakin olun, panik yapmayın.
*Tiyatro ya da sinemadaysanız; sakin olun. Yetkililerin anonslarını bekleyin. Kapılara koşmayın. Sıraların arasına eğilin, başınızı korumak için kapanın, uygun bir yer varsa tutunun. Eğer üzerimize düşecek bir şey varsa (tavanda sallanan avize gibi) başka bir yere geçin.
*Market ya da alışveriş merkezlerindeyseniz; panik yapmayın. Büyük kolonlardan, raflardan ve dolaplardan uzak durun. Yangın çıkışlarına, merdivenlere ve yürüyen merdivenlere ve asansörlere koşmayın. Anonsları dinleyin, mağaza güvenlik personelinin uyarılarını yerine getirin. Satın aldığınız eşyaları bırakın. Tezgâh yanlarına eğilin, kapanın ve tutunun.

Sağlıkla Kalın...